halen yaşatılmakta olan bir gelenektir aşure günü.
yoksa siz hiç komşularınıza aşure götürmediniz mi?
hale geç değil
Aşure kelimesinin aslı “Âşûrâ”dır. Kameri takvimine göre Kurban bayramından sonraki Arabi ayların ilki olan Muharrem ayının onuncu günüdür. Bu günün bir öncesi ve bir sonrasına gelen iki günde oruç tutulması sünnettir. Aşure gününde ise oruç tutmak dinimizce yasaktır.
Aşurenin dinsel niteliğine ilişkin halk arasında çeşitli söylentiler şunlardır:
- Hazret-i Adem’in tövbesinin kabul edildiği gün.
- Hz. İbrahim’in ateşte yanmaktan kurtulduğu gün.
- Hz. Yakup’un, oğlu Yusuf’a kavuştuğu gün.
- Hz. Nuh’un gemisinin tufandan kurutulup suların çekildiğinde Cudi dağına oturduğu gün.
- Yine bu inanışa göre Hz. Nuh, gemide kalan erzakların hepsini karıştırıp sulu bir yiyecek pişirilmesini söylemiş, tufandan kurtulanlar da içtikleri bu tatlı çorba ile bayram etmişler, o günün anısına da bu tatlı çorbanın yapımına devam edilmiştir.
- Hz. Hüseyin’in Kerbela’da Muharrem ayının 10. günü şehid edilmesi, onun ve onunla beraber burada ölenlerin hatırası, ruhları için pişirilip dağıtılır olmuş.
- Müslümanlar arasında “Aşure” denen bu çorbanın pişirilip gelen misafire ikramı, komşulara dağıtılması geleneği, komşuluk ilişkilerini geliştirmek, hayır işlemek, hediyeleşmek, gönül almak, toplumsal birlikteliği devam ettirmek için güzel bir vesile olmuştur.
Toplumumuzda aşurenin pişirilmesiyle ilgili değişik uygulamalar bulunmaktadır.
Aşurenin ana malzemeleri; su, buğday, karanfil, nar, susam, nohut, bakla, fasulye, üzüm, fıstık, incir, pirinç, ceviz, şeker gibi yiyecek maddeleridir. Aşurenin içine konan malzemeler; yörelere, iklimlere, inanışlara, alışkanlıklara bağlı olarak da değişiklik göstermektedir. Bazı yörelerimizde kurbanın eti ya da kuyruk yağından bir parça, aşureye katılır. Bazen ceviz yerine fındık konur. Bulunduğu yörelerde kestane katılır. Portakal kabuğu, suyu, süt de ilave edilir.
Aşure gününün bütün canlılığı ile yaşatıldığı Batı Trakya Türk mutfağında ise aşurenin içine halk arasında “aşure tozu” diye söylenen kimyon katılmaktadır. Aşure tozu bir kaseye konur, kaynamakta olan aşurenin suyundan bir miktar alınır pütürlü olmayacak şekilde kasede ezilir. Daha sonra kaynayan aşureye katılır, bir – iki taşım daha kaynatılıp ateşten alınır. İnanışa göre de kapağı 1,5 Yasin-i Şerif okunarak dua ile açılır. Kapak içine birikmiş olan buhar ile parmaklar ıslatılır, ev halkının gözlerine göz kapaklarına, göz altlarına, göz içlerine gelen kısımlara “besmele” ile hafifçe şifa niyetine sürülür.
ilgilenenlere Aşure Tarifi
KAÇ KİŞİLİK: 10
HAZIRLAMA SÜRESİ: 60 dk
PİŞME SÜRESİ: 300 ( 5 saat ) dk
Malzemeler:
2 su bardağı aşurelik buğday
1 su bardağı nohut
5 su bardağı tozşeker
1 su bardağı kuru fasulye
15 su bardağı su
Yarım su bardağı pirinç
1 su bardağı kuru üzüm
1 su bardağı küp doğranmış kayısı
1 su bardağı doğranmış kuru incir
1 portakal
Süsleme için:
1 su bardağı kuş üzümü
Çekilmiş ceviz içi, Antep fıstığı
Tarçın, nar taneleri
Hazırlanışı:
* Buğday, fasulye, nohut ve üzümü yıkayıp ayrı kaplarda bir gece önceden ıslatın. Ertesi gün buğdayı süzüp büyük bir çelik tencereye alın. 15 su bardağı su ekleyip kaynatın. Üzerinde biriken köpüğü bir kevgirle alıp tencerenin kapağını kapatın ve 30 dakika kaynatın. Fasulye ve nohutu süzüp ayrı kaplarda haşlayın.
* Pirinci yıkayıp süzün ve buğdaya ilave edin. Buğday taneleri iyice yumuşayıncaya kadar yaklaşık 4.5 saat kısık ateşte arasıra karıştırarak pişirin.
* Buğdayın suyu un çorbası kıvamına gelmek üzereyken tozşeker, nohut ve kuru fasulyeyi ekleyin. Portakalın kabuğunu ince ince doğrayıp karışıma ekleyin. Kuru üzüm ve kuru kayısıyı ilave edip karıştırın. Birkaç taşım kaynattıktan sonra ateşten alın.
* Aşure piştikten sonra doğranmış inciri ekleyip karıştırın. Sıcakken kaselere boşaltın. Soğuyunca üzerini ceviz içi, Antep fıstığı, kuş üzümü, tarçın ve nar taneleri ile süsleyerek servis yapın. İsteğe bağlı olarak gülsuyu da serpebilirsiniz.