R*A*D*Y*O***E*Y*L*U*L
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

R*A*D*Y*O***E*Y*L*U*L


 
AnasayfaradyoeylulGaleriAramaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 Uğur Arslan Er mektubu

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
*CaDaLoz_*
Admin
Admin
*CaDaLoz_*


Kadın
Mesaj Sayısı : 2036
Nerden : Osmaniye
Kayıt tarihi : 26/04/08

Uğur Arslan Er mektubu Empty
MesajKonu: Uğur Arslan Er mektubu   Uğur Arslan Er mektubu Icon_minitimeSalı Mayıs 06, 2008 8:48 am

O elinde tuttuğun zarf bir ihanet anında örülmüştür
Ve zarfın içindeki kağıt er mektubudur
Görülmüştür

Doğum günüm bugün, 3 Aralık
Ve şafak karanlık
Bu mektubu sana yazıyorum anne
Dün sevgilimle ayrıldık

Son mektubuymuş bana yazdığı
Bir daha yazmıyacakmış
Demek sevda ayrılığa bir ay dayanırmış
Ve asker ocağında terk edilmekte varmış


Bu mektubu sana yazıyorum anne
Bugün doğum günüm 3 Aralık ve şafak karanlık

3-5 nöbetindeydim dün gece
Bir şarjörün boşluğunda içtim son sigaramı
Ve yorgan gibi örttü üstümü kar, siperde

Sabaha karşı biraz içim geçmiş
Hayalın gözümen önüne geldi anne.
Kız kardeşimi de verdiğinden beri sevdiğine
Bir ben bir sen kaldın geriye

Üzülme anne! Üşümüyorum
Bekliyorum elim tetikte
Bekliyorum memleketi ve seni
Ve artık beklemiyorum beni beklemeyen sevdiğimi
Beklemiyorum yüreğimi ve aşkımı
Soğuk bir siperde yalnız bırakan sevgiyi

Ve bekliyorum anne elim tetikte
Eğer girerse menzile vurup öldüreceğim
Hem aşkı hem sevgiyi

Geçen gece karakolu bastılar
Kurşunlar yağmur gibi yağdı üzerimize
Garıp gelecek belki sana ama
Ortalık bayram yeri gibi oldu anne

Biliyormusun o an hiç korkmuyorsun
Herkes kendini bir sipere atıyor
Ve gecenin karanlığında kurşun yerine
Işıl ışıl yıldız yağıyor sanki üzerimize
Ve ölüm aklımıza bile gelmiyor anne

Canlar canlar gidiyor anne
Gidiyor canlar ve kimbilir ne zaman bahar

Bugün doğum günüm 3 Aralık
Hiç saymadım kaç günüm kaldığını
Daha şafak karanlık


Yeni yeni bitmeye başladı dede, torun muhabbetleri
Ve yeni yeni öğrendim tokat yemeyi
Zamanla herşeye alışıyor insan
Akşam postalları boyayıp yatmaya
Sabah içtimaya kalkmaya

Barut kokusuna tüfeğe havai fişeğe
Nohuta ve kara şimşeğe
İnsan her şeye alışıyor anne

Hele bir de olmasa şu çarşı izni
Doyasıya yemek yemek
Ve eşe dosta telefon etmek

Her şeye alıştım da bir alışamadım sevdiğimin
Başkasına gidişine
Benden saklama anne

Sende biliyorsun bir haftaya kadar
Nikah masasına oturacağını
Kızma ama anne
Bu terk ediliş ya firara gebe
Yada bir daha hiç dönmemeye
Sitemem sana değil anne
Ama bu terk ediliş
Ya firara gebe
Yada hiç dönmemeye.

Geçen gece yine karakolu bastılar
Kurşunlar yine kurşun gibi
Yağdı üzerimize,
Garip gelecek belki sana ama
Ortalık bayram yeri gibi oldu yine anne

Biliyormusun?
O an hiç kokmuyorsun
Herkes kendini bir spere atıyor
Ve gecenin karanlığında
Kurşun yerine ışıl ışıl yıldızlar yağıyor üzerimize
Ve ölüm
Akılına bile gelmiyor anne.

Yıldızlar yağıyor üzerimize
Ve kurşundan yağmurlar
Ama ben değil onlar
Sadece
Şehitler ıslanıyor anne

Ben değil
Onlar.
Onlar canlar
Kim bilir
Onlar için
Ne zaman bahar
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Uğur Arslan Er mektubu
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» SEYTANIN MEKTUBU

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
R*A*D*Y*O***E*Y*L*U*L :: RadyoEyLuL&Ataturk&Mehmetciklerimiz&Tarih :: Mehmetciklerimiz-
Buraya geçin: