TSK, 'Sırat Köprüsü'nden geçiyor...

Admin Mesaj Sayısı : 2036 Nerden : Osmaniye Kayıt tarihi : 26/04/08

Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Kuzey Irak'ta PKK'ya karşı sürdürdüğü mücadelede bir yandan uyguladığı taktikler, bu tür asimetrik mücadele yapma durumundaki güçler için örnek oluyor. Diğer yandan da üzerinden geçmekte olduğu 'Sırat Köprüsü'nde mücadelenin kaçınılmazı şehitler veriyor.
Terrorism Focus dergisinin Nisan 2008 sayısında 'Global Terrorism Analysis' bölümünde yayımlanan incelemesinde Frank Hylans, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin kış aylarının sonunda PKK'ya karşı uyguladığı operasyonların başarısının ardında geliştirilmiş istihbaratın rolü olduğunu da vurguluyor.
"Türkiye hemen kullanılabilen istihbarat alanında giderek büyüyen ustalık kazandığını gösterdi. Böylece edindiği istihbaratı çabuk tepki harekâtında kullanabiliyor. Bu giderek artan ustalık düzeyinin neticesi olarak da TSK, PKK ile arasındaki kuvvet dengesini 2007 Aralık ayından bu yana lehine değiştirdiğinin bütün işaretlerini veriyor" diye yazıyor.
K. Irak ile Güneydoğu, Türkiye'deki 1984'de başlayan mücadelede arazinin durumu hatırlatıldığında, özellikle kış dönemlerinde TSK'nın çevreye yayılmış PKK hedeflerine varmakta karşılaştığı güçlükler ön plana çıkıyor. Bunlar TSK'nın gerekli zamanlarda yapmak istediği operasyonlarda özellikle işini güçleştiren unsurlar.
İncelemede işaret edildiği gibi, bu koşulların yarattığı durum yıllardır TSK'yı olumsuz etkiledi. PKK saldırılarına, inisiyatif alarak harekete geçmek, öncelik almak yerine, ona tepki göstererek davranma zorunda bıraktı.
Son Sancak 2 Harekâtı'nda ise durumun tamamıyla değiştiği yabancı uzmanların gözünden kaçmıyor.
Bu harekâtta Güneydoğu, Türkiye'de sınır ötesini ateş altında tutan uzun menzilli toplar ve uçaklarla birlikte kara unsurlar da kullanıldı. Bu yaklaşım karşısında PKK'nın savunma halinde kaldığını ve sürekli olarak kaçma zorunda olduğu 'Terrorism Focus'un vurguladığı hususlar arasında yer aldı.
TSK'nin uzmanlaşmakta olduğu asimetrik savaşta son derece ileri bilinçlenmeye sahip olduğu kaydediliyor. Gerçekleştirdiği en önemli aşamaların başında, UAV harfleriyle isimlendirilen pilotsuz hava aracının K. Irak bölgesinde PKK birimlerinin izlenmesi için kullanılması geliyor. Bunların TSK'nın PKK hareketlerini izlemekteki etkinliğini çok artırdığı hatırlatılıyor.
TSK'nın asimetrik savaş alanında, son aylarda edindiği deneyimlerin, dünyanın diğer köşelerinde asimetrik kuvvetlerle mücadele etme durumunda olanlar için ciddi avantajlar sağlayacağı belirtiliyor.
Aralık ayından bu yana TSK'nın K.Irak'taki operasyonlarında edindiği deneyimler belki askeri konulara fazla ilgi göstermeyen Türk medyasında fazla vurgulanmadı. Ama konu uluslararası uzmanlık alanlarında gözden kaçmıyor.
UAV'lerin TSK için sağladığı avantajlar bizim medyada fazla vurgulanmıyor. Bunun sebeplerinden biri de, nedense Genelkurmay'ın bu konu ile ilgili fazla bilgi vermemesi.
Tabii TSK'nın halen devam eden kış-ilkbahar operasyonlarının başarı boyutları yabancı uzmanların irdelemelerinden ibaret değil.
Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral İlker Başbuğ'un geçen yıl Eğirdir Komando Eğitim Merkezi'nde yaptığı ve daha sonra Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde de sürdürdüğü açıklamaları da iyi değerlendirmek gerek.
Türkiye için, görünür gelecekte öncelikle dikkate alınması gereken tehlikenin simetrik değil, asimetrik olduğunun Türk Genelkurmayı'nca değerlendirildiği anlaşılıyor.
Mücadeleyi yapacak güçler profesyonel hale getiriliyor. TSK içerisinde, şimdiye kadar üzerinde fazla durulmayan, 'Asimetrik savaş uzman komutanları'nın yetiştirilmesinin ayrı bir önem kazandığı fark ediliyor.
Bütün olumlu işaretler, mücadele bölgesinden gelen şehit haberlerinin kamuoyunda yarattığı acıları hafifletmiyor.
Ne yapmalı ki TSK 'Sırat Köprüsü'nden geçiyor.

M.Ali Kışlalı arşivi

(Radikal)